Bağ & Günen Hukuk Bürosu
Çalışma Saatleri

Pazartesi-Cuma : 09:00 -18:00

Bağ & Günen Hukuk Bürosu

kişisel veri Tag

Özel bir şirkette çalışan kişinin kurumsal e-posta hesabı içeriğinin işveren tarafından incelenmesi ve bu yazışmalar gerekçe gösterilerek iş akdinin feshedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkı ve haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine dair Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvuru sonucunda verilen 17/09/2020 tarih ve 2016/13010 sayılı karar ile başvurucunun anayasal güvencelerinin ihlal edildiğine karar verilmiştir.Anayasa Mahkemesi tarafından 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü ve Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması Sözleşmesi hükümleri de dikkate alınarak işveren tarafından iletişim araçlarının denetlenmesinde uyulması gereken ilkeler aşağıdaki şekilde açıklanmıştır:İşverenin çalışanın kullanımına

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) uyarınca, veri sorumlularının Kanun’un 7. maddesi uyarınca verilerin işlenmesini gerektiren sebeplerin ortadan kalkması halinde kişisel verileri silme, yok etme veya anonim hale getirme yükümlülüğü bulunmaktadır. Buna ilişkin usul veya esasların ise yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. Açıklanan kapsamda Kişisel Verileri Koruma Kurumu (“Kurum”) tarafından hazırlanan Kişisel Verilerin Silinmesi, Yok Edilmesi Veya Anonim Hale Getirilmesi Hakkında Yönetmelik Taslağı (“Yönetmelik”) yayımlandı. Yönetmelik kişisel verilerin silinme, yok edilme veya anonim hale getirilmesine ilişkin usul veya esasları düzenlemekte ve bundan sorumlu olan gerçek veya tüzel kişiler hakkında uygulanmaktadır. I. Kişisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hale getirilmesi gereken haller Yukarıda belirtildiği

Giriş Kişisel Verileri Koruma Kurumu tarafından hazırlanan Veri Sorumluları Sicili Hakkında Yönetmelik Taslağı (“Yönetmelik”) kurumun web sitesinde yayımlanarak kamuoyunun görüşüne sunuldu[1]. Yapılan duyuruya göre ilgililer Yönetmelik hakkında görüş ve önerilerini 20.05.2017 tarihine kadar Kurum’a iletebilecekler. Bilindiği üzere, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) uyarınca veri sorumluları, veri işlemeye başlamadan önce, Kurul tarafından belirlenen ve ilan edilen süre içinde Veri Sorumluları Siciline (“Sicil”) kaydolmak zorundadır. Bu kapsamda sicile kayıt usul ve esasları ile veri sorumlularının bu husustaki yükümlülüklerini düzenleyen Yönetmelik kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişiler için büyük öneme sahiptir. Zira Sicile kayıt ve bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde Kurul

Bireylerin kimliklerini belirli hale getirmeye elverişli her türlü bilgi olarak tanımlanan kişisel veri, kimlik, iletişim bilgileri ile sağlık, finans gibi alanlar da dahil olmak üzere kişilere ait bilgileri kapsamaktadır. Günümüz dünyasında kişisel veriler gerek özel sektör, gerekse de kamu tarafından farklı amaçlarla bilişim sistemleri üzerinden alınmakta, paylaşılmakta ve saklanmaktadır. Bu doğrultuda kişilere ait mahrem bilgilerin dahi yetkisiz kişiler tarafından ele geçirilme ve paylaşılması riskleri sebebiyle kişisel verilerin korunması çok büyük önem kazanmıştır. 1980’li yıllardan itibaren uluslararası belgelerde yer almaya başlayan kişisel veriler, Avrupa Konseyi üye ülkeleri tarafından 1981 yılında imzalanan ve Türkiye’nin de tarafı olduğu Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması