Bağ & Günen Hukuk Bürosu
Çalışma Saatleri

Pazartesi-Cuma : 09:00 -18:00

Bağ & Günen Hukuk Bürosu

i

Haberler

6750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanununun (“Kanun”) uygulamasını belirleyecek olan ve aşağıda sayılan yönetmelikler 31.12.2016 tarihli ve 29935 (3. Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, 1.1.2017 tarihinde yürürlüğe girdi:Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Kurulması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelik (“Rehin Hakkı Yönetmeliği”), Ticari İşlemlerde Taşınır Varlıkların Değer Tespiti Hakkında Yönetmelik (“Değer Tespiti Yönetmeliği”), Rehinli Taşınır Sicili Yönetmeliği (“Sicil Yönetmeliği”).Aşağıda söz konusu Yönetmelikler ile getirilen düzenlemeler hakkında açıklamalarımız sunulmaktadır: I. Rehin Hakkı Yönetmeliği Rehin Hakkı Yönetmeliği ile rehin hakkı, rehin sözleşmesi ve rehin sistemleri ve temerrüt sonrası hakların kullanımını düzenlenmektedir. Rehin hakkı, rehin sözleşmesi ve rehin sistemleri Kanun uyarınca rehin hakkı rehin

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından hazırlanan Deniz Ticareti Gözetim Hizmetleri Yönetmeliği (“Yönetmelik”) 16.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Yönetmelik 16.06.2017 tarihinde yürürlüğe girecek ve bu doğrultuda deniz gözetimi faaliyetlerini gerçekleştiren gerçek ve tüzel kişilerin işletme yetki belgesi alması gerekecektir. Deniz Gözetimi Hizmeti ve İşletme Yetki Belgesi Deniz gözetimi hizmeti Yönetmelik’te deniz ticareti çerçevesinde ticari ve teknik uzmanlık gerektiren; bağımsız işletmeler marifetiyle denizde, gemide, yükte, kıyı tesisinde veya bunlar arasındaki ilişkilerde yerine getirilen kontrol, nezaret, izleme, ölçüm ve belgelendirme hizmetleri olarak tanımlanmıştır. Yönetmelik kapsamında sayılan hizmetlerin sunulabilmesi için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü’ne (“İdare”) başvurularak işletme yetki belgesi alınması gerekmektedir.

Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nde (“Yönetmelik”) 4 Ocak 2017 tarih ve 29938 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik ile değişiklik yapıldı. Söz konusu Yönetmelik 2015 yılında 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun ilgili maddelerine dayanılarak aşağıda sayılan amaçlarla çıkarılmıştır:Reklam veren, reklam ajansları, mecra kuruluşları ve reklamcılık ile ilgili tüm kişi, kurum ve kuruluşlar ile ticari uygulamada bulunanların uyması gereken ilkeleri belirlemek, Bu ilkeler çerçevesinde yapılacak inceleme esaslarını belirlemek, Haksız ticari uygulamalara karşı tüketicileri korumak.Yönetmelik tüketiciye yönelik her türlü ticari reklam ile haksız ticari uygulamayı kapsamaktadır. Dolayısıyla Yönetmelik gerek amacı gerek kapsamı bakımından oldukça geniş olup, tüketiciye yönelik faaliyetlerde bulunan

Türk Vatandaşlığı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin Türk vatandaşlığının istisnai olarak kazanılmasını düzenleyen 20’nci maddesine ilişkin değişiklik 12 Ocak 2017 tarihli ve 29946 sayılı Resmî Gazete’de yayımlandı. Değişiklik ile gayrimenkul satın alınması, sabit sermaye yatırımı, istihdam yaratılması gibi belirli hallerde Türk vatandaşlığının istisnai olarak kazanımı düzenlendi. 12 Ocak 2017’de yürürlüğe giren değişiklik kapsamında aşağıdaki şartlardan herhangi birinin sağlanması halinde İçişleri Bakanlığının teklifi ve Bakanlar Kurulu kararı ile yabancı kişilerin Türk vatandaşlığını kazanması mümkün hale getirildi:En az 2.000.000 Amerikan Doları tutarında sabit sermaye yatırımı gerçekleştirildiğinin Ekonomi Bakanlığınca tespiti, En az 1.000.000 Amerikan Doları tutarında taşınmazın tapu kayıtlarına üç yıl satılmaması şerhi koyulmak

6 Ocak 2017 tarihli ve 29940 sayılı (mükerrer) Resmi Gazete’de yayımlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (“KHK”) yargı, medya hizmet sağlayıcıları, iç güvenlik alanlarında düzenlemeler içermektedir. Bu kapsamda 2797 sayılı Yargıtay Kanunu, 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu, 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun ile 2559 sayılı Polis Vazife ve Salȃhiyet Kanunu gibi birçok kanunda değişiklikler yapılmıştır. Söz konusu değişiklikler KHK’nın 35’inci, 51’inci, 53’üncü, 54’üncü, 56’ncı, 58’inci ve 60’ıncı maddeleri hariç yayım tarihinde yürürlüğe girmiştir. Medya Hizmet Sağlayıcıları ile İlgili Düzenlemeler KHK ile 6112 sayılı

TCMB tarafından 02.01.2017 tarihli ve 29936 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Mal ve Hizmet Tedarikinde Alacaklıya Yapılan Geç Ödemelere İlişkin Temerrüt Faiz Oranının Tespiti Hakkında Tebliğ ile 2017 yılında uygulanacak temerrüt faiz oranı belirlendi. Tebliğe göre 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1530'uncu maddesinin yedinci fıkrası uyarınca mal ve hizmet tedarikinde alacaklıya yapılan geç ödemelere ilişkin temerrüt faiz oranının sözleşmede öngörülmediği veya ilgili hükümlerin geçersiz olduğu hallerde faiz oranı yıllık yüzde 10,75 olarak uygulanacaktır. Yine alacağın tahsili masrafları için talep edilebilecek asgari giderim tutarı 150,00 Türk Lirası olarak belirlenmiştir. Belirlenen bu oran ve tutar 01.01.2017 tarihinden itibaren uygulanacaktır.

EPDK’nın 22.12.2016 tarihli kararı ile 4628 sayılı Kanun ile Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nde değişiklik yapılarak serbest tüketici limitinin 2017 yılı için 2400 kWH olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Anılan karar 27.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış olup, değişiklik 1 Ocak 2017’den itibaren uygulanmaya başlayacaktır. Bu doğrultuda aylık elektrik tüketimi en az 82 TL olan 8.4 milyon abonenin düşürülen limitten faydalanma imkanı olacaktır.

Uluslararası alanda şirketlerin imzaladığı tedarik, bayilik, corner, vb. sözleşmeler açısından değerlendirilmesi gereken en önemli hususlardan biri, marka sahibi şirketlerin, ürün ve markalarına ilişkin koruma hükümleridir. Bilindiği üzere, bu tip sözleşmelerde bayilik verilmesi, ürün tedariği, mağaza açılması, ürünlerin tanıtımının yapılması, vs. gibi ticari nedenlerle, şirketler yetki verdikleri kişi ya da firmalara, kısmen de olsa markanın kullanımıyla ilgili haklar tanımak durumunda kalmaktadır. Buna ilişkin dikkat edilmesi gereken hususlar aşağıda detaylandırılmıştır.Markanın kullanımıyla ilgili tanınan hak sınırlı ve net bir şekilde belirlenmelidir.Şirketler, ticari nedenlerle 3. Kişilerin kullanıma açtıları markalarını koruyabilmek için, özellikle yazılı olarak bu durumu hüküm altına almalı ve tanınan yetkiyi net

Varlık fonları genel olarak bütçe fazlası bulunan hükümetler tarafından sermayenin korunması ve/veya yatırım getirisi elde edilmesi amaçlarıyla kurulan yatırım fonları veya kuruluşlar olarak tanımlanabilir. Dünya’da 2005 yılından itibaren en az 40 varlık fonu kurulmuştur ve Türkiye 2016 yılında yasalaştırdığı 6741 sayılı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması İle  Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Kanun”) ile aralarında Kanada, Çin, Japonya, ABD ve Katar gibi ülkelerin bulunduğu varlık fonuna sahip ülkeler arasında yerini almıştır. Kanun 29813 sayılı Resmi Gazete’de 26.08.2016 tarihinde yayımlanmıştır. Kanun ile Başbakanlığa bağlı, ana faaliyet konusu bu Kanunla belirtilen Türkiye Varlık Fonu (“TVF”) ve alt fonların kurulması ve yönetimi

28.11.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 750 sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu (“Kanun”)  1 Ocak 2017’de tarihinde yürürlüğe girerek mevcut 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu’nu yürürlükten kaldıracaktır. Kanun, teslimsiz taşınır rehin hakkının güvence olarak kullanımının yaygınlaştırılmasını, bu rehne konu taşınırların kapsamının genişletilmesini, taşınır rehninde aleniyetin sağlanması ile rehnin paraya çevrilmesinde alternatif yolların sunulması suretiyle finansmana erişimi kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. Kanun kapsamında birçok hususun usul ve esaslarını düzenleyecek olan Yönetmeliğin de yakın zaman içerisinde yürürlüğe girmesi beklenmektedir. Zira Kanun'a göre taşınır rehni işlemlerinin tesis edilebilmesi için Rehinli Taşınır Sicili'nin kurulması gerekmektedir.